Vedat ÖZKAN
İnşa Etme Kültürü – İnşaat Kuruluşlarında ve Şantiyelerde İnsan Davranışları Kitabının Yazarı
Burada iki ayda bir yayınladığımız şantiyelerdeki insan unsuruna ilişkin makaleler daha önce hiçbir mecrada ne yayınlandı ne de okuyucuya aktarıldı.
Bu ayki konumuz son yıllarda kendini hissettirmeye başlayan ve şantiyelerdeki düzeni derinden etkilemeye başlayan şantiye çalışanları arasındaki yaş farklılıkları sonucu ortaya çıkan durumlar olacak.
Büyük inşaat kuruluşları sahip oldukları finansal güç ve imkanlar nedeniyle henüz bunu hissetmeseler de yakın gelecekte bununla karşı karşıya kalacaklardır.
Belki bazılarımız ‘teknolojik gelişmeler bu sorunu çözecek’ diyebilir. Ancak unutmayalım ki teknolojik gelişmeler diğer sektörler gibi inşaata katkı sağlamaktan çok uzak.
Bir şantiyeyi sadece genç nesille ya da deneyimli orta yaşlı veya yaşlı işçilerle tamamlamaya çalışmak stratejik bir hata olacaktır. Nitekim hiçbir inşaat kuruluşu böyle bir eyleme girişmez.
Bizim burada amacımız belirli yaş gruplarını savunmak değil, objektif bir durum değerlendirmesi yapmak ve bunu okuyucuya aktarmaktır.
Başlangıç
Teknolojik olarak gelişen dünyamızda ülkemizde olduğu gibi birçok ülkede zanaatkarlıklar sistematik olarak kaybolmaya başlamıştır. Nüfusun yaşlanması ile şantiyelerde üretimde beden gücü ile çalışacak usta inşaat işçileri de doğal olarak daha yaşlı işçilerden oluşmaya başlamıştır.
Biyolojik yaşlılık şantiyelerde bazı fiziksel görevlerin yerine getirilmesini zorlaştırmaktadır. Bu nedenle birçok şantiye kırsal kesimden veya az gelişmiş ülkelerden inşaat işçisi getirerek bir denge kurmaya çalışmaktadır.
Bazı inşaat kuruluşları da maliyetleri düşürmek için nispeten daha yaşlı işçilere önem vermektedir. Tüm bu yaklaşımların bir sonucu olarak, şantiye çalışanları arasındaki yaş farkı istemeden de olsa açılmaktadır.
Elbette deneyimli işçilerin yanında ustalık öğrenen genç bir kesim de var. Ancak ustalığı öğrenenlerin oranı her geçen gün azalıyor ve yaş farklılıkları nedeniyle çatışmalar kaçınılmaz oluyor.
Hız
Bir kısım okuyucu kızabilir veya hoşnut olmayabilir. Ancak konuyu etraflıca anlayabilmek için bazı gerçeklerden de söz etmemiz gerekir.
Şantiyelerdeki yaş farkları arasındaki en önemli çatışma gerekçelerinin başında imalat esnasında kişiler arasındaki hız çeşitliliği olgusudur.
Örneğin daha hareketli ve daha genç bir çalışan, işi tamamlamak için daha yaşlı şantiye çalışanını beklemek zorunda kalırsa çatışma başlar. Biri diğerini yavaş hareket etmekle suçlar diğeri de onu ukala ve saygısız olarak görmeye başlar.
Böyle bir olay karşısında yaşlı grup dengeyi korumaktan kaçınırsa, üretim hataları da tam bu çatışmanın başlamasıyla beraber arttığı görülmektedir. Ancak bu durum, aynı grupta çalışanlar arasında daha yaygındır.
Eğer bir şantiyede yaş grupları arasında önemli bir fark varsa proje yönetimleri yeni yönetim modelleri uygulamak zorundadır. Aksi takdirde aynı grup içerisinde ya da bir grubun işi tamamlaması diğer grubun işi tamamlamasına bağlı ise hızdan kaynaklanan çatışmalar kaçınılmaz olacak ve çalışanların sık sık değişeceğini ya da işten ayrılanların artacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Yenilik
Şantiyelerde çalışan yeni nesil, yeniliklere veya yeni yöntemlere daha açıktır. Öte yandan, karar vericilerin yaş ortalaması arttıkça, yenilikçilerin talep ve önerilerinin reddedilme eğilimi de artmaktadır.
Bu aslında maliyetler açısından çok tehlikeli bir durum olup, ekipleri veya şantiyeyi yönetme görevi verilen kişilerin yaş aralıkları ve becerileri mutlaka dikkate alınarak amaçlanan sonuçlar öngörülmelidir.
Temposu kısıtlanmış bir şantiye çalışanının yeni yöntemler ve yenilikler önerdiği genellikle açıkça görülür. Ancak yenilik talebi reddedildiğinde de isteksiz çalışma eğilimindedir.
Aslında yeniliğe çok açık olmayan eski nesil, her şeyi kendi hızına göre ayarlamaya çalıştığı için kurulu düzenin aşınmasını istemiyor.
Çünkü kurulu düzene dokunmak, genellikle çatışma ve belirsizlik yaratır. Bunun sonucu olarak da şantiye düzeni daha karmaşık hale gelebilir.
Bunun yanı sıra karar verici olgun şantiye çalışanı, bazen bilinçli olarak yeniliklere kendini kapatır. Bunu da göz ardı etmemek gerekir.
Eğer her yeniliği kabul ederse, bu defa da imalata girecek malzemeleri yetiştirmek sorun olacaktır.
Kısacası daha genç kesimin istediği bazı yeniliklerin reddedilmesi son derece doğal karşılanmalı. Ama durgunluğun oluşmamasına yönelik yöntem geliştirilmelidir.
İzin
Şantiyelerde çalışan evli veya daha yaşlı kesim oransal olarak daha çok izin kullanmaya eğilimli olur. Bunda ailevi konular, cenaze, çocuklarının eğitimiyle ilgilenmek, hastalık gibi konular etkili olmaktadır.
Bu şantiye çalışanları ile onları yöneten veya grup liderleri olan kişi arasında yaş farkı varsa, çatışma veya haklı nedenlerle talep edilen izin taleplerinin sorunlu hale gelebildiği sıklıkla görülmektedir.
Burada, nispeten daha yaşlı çalışanların gereksiz olduğu anlaşılmamalıdır. Bu sadece bir durum tespiti meselesi ve şantiyeler her zaman deneyimli kişiler tarafından kullanılan yöntemlerle tamamlandığı unutulmamalıdır.
Eğer şantiye içerisinde verilen kararlar sonucu çalışanlar arasındaki çatışmaların daha az yaşanması isteniyor ise, olabildiğince yaşlar arasındaki farkın gereğinden fazla açılmaması gerektiği önemli bir koşul olarak ele alınmalıdır.
Çünkü daha sık izin kullanan kesimin yarattığı iş gücü boşluğu, zaman zaman diğer çalışanların daha yoğun çalışmasına zemin hazırladığı görülmektedir. Bu da onların daha gergin çalışmasının temelini oluşturabilir.
Bazı Özellikler
Çalışanlar arasında bazı fiziksel, biyolojik veya nörolojik yapı özelliklerinden dolayı zaman içerisinde ruhsal gerilimleri artıran ciddi sonuçlar ortaya çıkmaktadır.
Örneğin küçük ya da yakın bir metni okumakta güçlük çeken ya da basılı formları düzgün kullanmaya özen göstermeyenlerin veya kullanacakları materyali hesaplayarak verdikleri siparişlerdeki tutarsızlıklarda yaş farkının da önemli bir etken olduğu kabul edilmelidir.
Bu durumlar da eninde sonunda bireyler arasında çatışmalara yol açacaktır. Bundan kaçınmak için, belirli görevlerin ağırlıklı olarak yalnızca belirli yaş gruplarına verilmesi önemlidir.
İş Kazaları
Daha önce hiç üzerine düşündünüz mü bilmiyorum!
Şantiyeler tehlikeli ortamlardır. Her an bir iş kazası yaşanabilir. Bireyin bizzat kendisinden kaynaklanan iş kazalarına konu olan olaylar, genellikle genç şantiye çalışanlarını kapsadığı bilinen bir gerçek.
Gençlerin inşaat şantiyelerinde yaşadıkları iş kazalarını incelediğimizde, ileri yaş grubunda olanların oranı arttıkça iş kazası oranının azaldığı açıkça görülmektedir.
Burada yaşanan psikolojik çatışma ise, tecrübeli olanın deneyimsizi iş kazasına yol açmaması için hızını veya yöntemini değiştirmeye zorlaması sonucunda gerçekleşmektedir.
Bunun bilincinde olacak karar verici şantiye yöneticileri, iş kazalarını önlemeye yönelik uygulayacakları yöntemleri bu durumu dikkate alarak tasarlamaları gerekir.
Kısacası bir şantiyenin yaş ortalaması düştükçe iş kazaları artış göstermektedir.
İdeal Yaş
Hiçbir şantiye gereğinden fazla gençleştirilerek veya yaşlandırılarak sağlıklı tamamlanamaz!…
Eğer buraya kadar anlattıklarımızı farklı bir dille toparlamak gerekir ise; iş kazalarını önleme, daha öngörülü davranmak, imalat hatalarını sükunetle karşılayarak yeni strateji belirlemek, imalat hızını istenen seviyede tutarak hataları önlemek, kişiler arasındaki çatışmaları en aza indirmek, âtıl iş gücünü sorunlu noktaya getirmemek gibi birçok oluşum; saha ve ofis ortamında işleyişi işlevsel kılmak için çalışanların yaş gruplarının düzene ve maliyetlere ciddi etkileri vardır.
Tüm bunları söyledikten sonra, ortalama ideal şantiye yaş grubunu merak edebilirsiniz.
Ancak, belirli bir yaş grubuna işaret etmenin okuyucuyu şartlandırabileceğini düşündüğüm için burada özellikle bahsetmiyorum.
Özetle, karar verici bir yöneticinin işe alım yaparken yaş grupları arasındaki fark arttıkça sorunların da arttığının farkında olması gerektiğini söyleyebiliriz.
Her şeye rağmen şantiyelerde fiziksel olarak çalışabilecek durumda olan her yaştan çalışanı barındırmak gerekir.
Ancak hangi yaş grubundan hangi gruba hangi görevin ne kadar limitle tahsis edileceğini esneklik marjlarıyla beraber ayarlamak gerekiyor.
Yazar Vedat ÖZKAN‘ın Önceki Yazıları
İnşaat İşlerinde “Entrika” Okumak İçin Şantiye Tecrübesi Nedir? Okumak İçin Şantiyelerde Manipülasyon Okumak İçin Vietnam ve Filipinler’den İnşaat İşçisi mi Geliyor? Okumak İçin Masonluk: İstanbul’daki Afrikalı Kardeşler Okumak İçin
İdeal Şantiye Kadrosu Okumak İçin
Brezilya’nın Afrika’daki Varlığı Okumak İçin
Angola’nın Çin Ziyareti ve Türkiye Angola’yı Neden Önemsemeli? Okumak İçin
Toplumsal Ayaklanmalarda Şantiye İşçisinin Oynayacağı Rol ve Etki Okumak İçin
Şantiyelerde İş Bulmak!… Okumak İçin
Şantiyelerde Etik & Ahlâk Okumak İçin
Şantiyelerde Din, Irk ve Cinsellik Okumak İçin
Şantiye Patolojisi Okumak İçin
Şantiyecinin El Kitabı Okumak İçin
Türkiye’nin Yurtdışı İnşaat Politikaları Okumak İçin
İdeal Şantiye Yönetimi Okumak İçin
Gerçek Yaşamdan Alıntı: İki Mühendisin Hikâyesi Okumak İçin
Şantiye İşçisi Okumak İçin
Şantiye Odaklı İnsan Kaynakları ve Liyakati Savunmanın Gereksizliği Üzerine Düşünceler Okumak İçin
İnsan Davranışlarının Şantiyelerde Keşfi Okumak İçin
İnşaatın İşverenini Bir de Böyle Değerlendirelim! Okumak İçin
İlginizi Çekebilir
Afrika’daki Masun Yağışların Bilinmeyenleri!
Buluttan Bile Nem Kapan İnşaat Sektöründe Çevik Yönetim-XXV “Kurum Kültüründen Toplumsal Değişime”
İnşaat İşlerinde “Entrika”